Sancaktepe Mutlu Son Masaj Salonu Leyla

Sancaktepe Mutlu Son Masaj Salonu

Mine bunları duyduğuna çok mutlu olmuştu. Gün süresince kızdı mı, kıskandı mı diye endişelenip Sancaktepe Mutlu Son Masaj Salonu
durmuştu fakat özlem baskın gelmişti. Yüzüne geniş, sıcak bir tebessüm yayıldı.

Fuat çalışma
masasının yanında ayakta duruyordu, Mine ona yaklaştı. Fuat sevgilisini kucağına alarak sandalyesine
oturdu. Mine sevgilisinin kucağına yan oturup ona sevgiyle sarıldı. Öpücükler kondurdu, sonra
kulağına onu ve erkekliğini çok özlediğini fısıldayıp başını omzuna yasladı. Fuat Mine’nin saçlarını
ensesinden tutarak yüzünü kendine çevirdi ve dudaklarına tutkulu bir öpücük kondurdu.

Daha sonrasında sert bir
hareketle onu sandalyeden indirip, yüzünü aşağı, pantolonunun kemerine doğru yönlendirdi. Mine
yapması gerekeni anlamıştı. Artık iyice tanıdığı erkeğinin kemerini çözüp, pantolonunun fermuarını
açtı. İç çfakatşırını sıyırarak kabarmış erkekliğini eline alıp, ağzına götürdü. Bir taraftan da Fuat
ellerini, Mine’nin saçlarına daldırmış bir halde, başını iki yanından kavramış,
“Hadi al hepsini ağzına güzelim,” diyerek komut veriyordu.

Sancaktepe Mutlu Son Masaj Salonu

Fuat başlarda Mine’nin saçlarını kibar
şekilde okşarken, giderek hareketlerini sertleştiriyordu. Mine’den daha fazlasını istiyordu.
Sevgilisinin başını öne arkaya hareket ettiriyor, yanaklarına, çenesine, kulaklarına dokunuyor ve onun
ağzının içindeki kendi erkekliğini hissetmeye çalışıyordu. Fuat’ın erkekliğini gırtlağına kadar
almışken artık dışarıdan bir ses de duymuyordu. Kulakları Fuat’ın avuçları arasındaydı ve
sıkıştırıyordu. Sanki ağzına saldırı ediyordu Fuat.

Sonucunda dayanamaz hale geldi Mine. Gözlerinden
yaş gelmişti; ağzı, yüzü ıslanmış ve kızarmıştı. Fuat’a alacağın olsun, ne yapıyorsun bana dercesine
baktı fakat bir taraftan da öyle dik ve derin bakıyordu ki bu tam bir meydan okuyuştu. Mine’nin perişan
ve kınlgan hali bir taraftan da meydan okuyan tavrı Fuat’ın hoşuna gidiyordu.
“Ah bebeğim, bu haline bayılıyorum. Bu bakışlara âşığım. Bir tek gözlerini görsem bile yineerkekliğim kalkar.”
Fuat Mine’yi tutkuyla öpüp dizine oturttu.

Elbisesinin düğmelerini açıp, göğüslerini ve tenini
hissetti. Öpücüklerini boynuna, köprücük kemiğine, göğüslerine doğru kaydırdı. Şimdi sanki azca
önceki sert halinden dolayı özür diliyordu. Bu şekilde tutkuyla öpülmek, teninin sıcaklığını teninde
sezmek Mine’ye başka dünyanın kapılarını açıyordu. Güzelliğinin karşı konulmazlığını
hissettiriyordu ona.